Tomris Hatun

TOMRİS HATUN


İskitlerin büyük hükümdarı Alp Er Tunga’nın torunu olan Tomris Hatun, eşinin hayatını kaybetmesi ve tahta çıkacak uygunlukta birinin olmaması sebebiyle dünyanın ilk kadın hükümdarı olarak İskitlerin başına geçmiştir. "Tomris" kelime anlamı olarak eski Türk dillerinde "demir" anlamına gelmektedir. Demir gibi güçlü olan Tomris Hatun, çocukluğundan beri çok iyi at kullanır ve savaşırdı. Tomris Hatun, Pers ordularını mağlup etmiş ve İskit topraklarını savunmuştur. Ancak zorlu savaşlar esnasında oğlunu kaybetmiştir. Bu güçlü ve yılmak bilmez anne ve hükümdar, davasından asla vazgeçmemiştir.
togubalık
babası Herodot’a göre Persler, Babilleri ele geçirdikten sonra İskitlere yüzünü dönmüş ve bu topraklara akınlar düzenlemişlerdir. Tomris Hatun savaşmanın bir seçenek olmadığını düşünüyor ve barışçıl bir politika izlemek istiyordu. Ancak Pers İmparatoru Büyük Kiros, durmaksızın İskitlere karşı savaşa giriyordu. Tomris Hatun akıllıca bir hamle yaparak geri çekilinilen bölgedeki tarlaları yaktırmış ve suları zehirletmiştir. Bu sayede Büyük Kiros ve orduları daha fazla ilerleyememiştir. Büyük Kiros, aklını kullanır ve kurnazca bir fikir ile Tomris Hatun’un karşısına çıkar; kendisi ile evlenilmesi takdirinde daha fazla saldırmayacağını belirten Kiros’u Tomris Hatun reddeder. Bunun üzerine rahat durmayan Kiros, Aras Nehri üzerine ordularını getirir ve bir köprü yaptırır. Tomris Hatun barışın artık çözüm olmadığını anlar ve ordusu ile büyük bir mevzide beklemeye konulur. İki düşman ordu arasına eğlence çadırı yerleştiren Kiros, Pers ordusunun zayıf güçteki askerlerini bu ziyafetin başına bırakır ve içerisine güzel kadınlar, yiyecekler ve şarap yerleştirmiştir.

Bu çadıra saldırı düzenleyen Sakalar birkaç Pers öldürür ve eğlenceye devam ederler. Kiros, yaptığı taktikle başarı sağlar ve o çadırın içinde olan Tomris Hatun’un oğlu Spargapises’i de gafil avlayarak öldürür. Oğlunun ölüm haberine rağmen durmayan Tomris Hatun şu sözleri sarf eder: “Kana susamış Kiros! Sen oğlumu mertlikle değil, ona içirdikçe sarhoş ettiğin şarapla öldürdün. Güneşe yemin ederim ki seni kanla doyuracağım!” Kiros bu tehdidi ciddiye almayınca Sakalar tarafından savaş hazırlıkları başlamıştır. Perslere kini, oğlunun öldürülmesiyle daha da güçlenen bu kadın hükümdar, ertesi gün büyük bir savaşa girer.
togubalık
bu savaş hakkında şunları demektedir: “Her yerde kahraman kadın çığlıkları yankılanıyordu. Yeryüzü daha önce böyle tutkulu at süren bir millete tanık olmamıştı.”

13 bin kişilik Saka ordusuna karşılık 100 bin Pers ordusu amansız bir mücadeleye girmişlerdi. Uzun süre üstünlük kurulamamıştı, ancak İskitler, kurt oyunu ve kurt kapanı adlı stratejiler ile işi kendi lehlerine çevirmeyi başarmışlardı.
togubalık
Savaş sonrasında Kiros’un bedenini bulan Tomris Hatun şu sözleri söyler: “Sağ salim savaştan zaferle çıktım ama sen oğlumu hileyle öldürdün. Şimdi sana verdiğim sözü tutuyorum. Hayatında kan içmeye asla doymadın, şimdi benim elimden kana doyuyorsun.”